Bir gün bir derviş nefsiyle mücadehelenin sonuna gelmiştir fakat bütün süs ve görünüşten arınması gerekir berbere gider ve vur bakalım kafamı usturaya der. berber Dervişin saçının sağ tarafını usturaya vurur. Fakat tam o sırada içeri bir kabadayı girer dervişin usturaya vurulmuş sağ tarafına okkalı bir tokat atarak kalk bakalım kabak yan tarafa geçte tıraş olucam diyerek kükrer. Dervişlik buya hiç ses etmeden yan koltuğa oturuverir derviş. Fakat kabadayı yine rahat durmaz kabak aşağı kabak yukarı diyerekten Dervişe hakaret eder. berber mahçup olmuştur fakat korkusundan ses çıkaramaz. Kabadayı tam traşını olup berber dükkanından çıkar bir kaç metre yürümeden iki atın arasına denge için konulmuş olan sivri demir çubuk kabadağının karnına saplanır ve ölür. Berber dervişe bakarak, Derviş efendi bu biraz fazla olmadımı der.
Derviş vallahi ben ona ne darıldım ne gücendim hakkımıda helal ettim öyleki bu kabağında bir sahibi var o gücenmiş olucak.
0 yorum
Yorum Gönder